Haber: Berfin Çağdaş
“Sur Yapı Antalya Turkuaz Etapları” adıyla yürütülen projede binlerce ailenin geleceğinin belirsizliğe itildiği öne sürüldü. Teslim edilmeyen konutlar ve tutulmayan taahhütler nedeniyle bir araya gelen hak sahipleri, yaşadıkları mağduriyeti kamuoyuna duyurdu. Gündeme gelen iddialar, projeye ilişkin soru işaretlerini artırdı.
Yapılan basın açıklamasında,
"Bugün burada “Sur Yapı Antalya projesinin parlayan yıldızı olarak pazarlanan Turkuaz Etapları Projesi” adı altında binlerce ailenin geleceğinin nasıl belirsizliğe mahkûm edildiğini haykırmak için toplandık.
Bugün ne yazık ki birer “umut tacirliği” merkezine dönüşmüştür. Sur Yapı isimli firma, yıllar önce başlatmış olduğu “Sur Yapı Antalya Turkuaz” projesi adı altında birçok mülk sahibiyle satış vaadi sözleşmesi akdetmiştir. Hak sahiplerinden çok yüksek bedeller tahsil etmişler, karşılığında ise dairelerin belirlenen süreler içinde taraflara teslim edileceğini taahhüt etmişlerdir. Hak sahipleri; kamuoyunda güvenilir bir firma imajı oluşturmuş ve her yerde reklamları bulunan, Antalya Belediyesi ile çalışmaları dahi olan bu firmanın vaatlerine güvenerek belki de yıllarca süren çalışmaları sonucunda elde ettikleri tüm birikimlerini bu proje için harcamışlardır. Ancak bugün gelinen noktada hiçbir hak sahibine verilen sözlerin hiçbiri yerine getirilmemiştir. Binlerce hak sahibinin dairesi teslim edilmemiştir. Sözleşmelerde teslim tarihi açıkça belirtilmesine rağmen, aradan geçen uzun süreye rağmen birçok konutun temeli dahi atılmamıştır. Öyle ki proje için ayrılan çoğu arazinin boş arsa hâlinde beklediği, başlanan inşaatların ise tamamlanmadığı görülmektedir
Daireleri teslim edilmeyen hak sahiplerinin yanı sıra daireleri teslim edilen hak sahipleri de mağdur edilmiştir. Çünkü teslim edilen sınırlı sayıdaki daireler de sözleşmelerde vaat edilen hiçbir proje özelliğini taşımamakta; ciddi işçilik ve kalite sorunları içermektedir. Aynı zamanda uzunca zaman tapu teslimi dahi yapılmamaktadır. Tapu teslimi dahi yapılırken, tüm haklarımızdan feragat ederek üzerimizde baskı oluşturularak teslim etmektedirler. Sur Yapı tarafından hak sahiplerine “TESLİMLERDE GECİKME OLMASI HÂLİNDE” kira yardımı yapılacağı söylenmiştir. Ancak bu yardım, 500,00 TL gibi günümüz ekonomik koşulları için son derece yetersiz ve sembolik kalan bir tutar olarak belirlenmiştir. Herkesin bildiği gibi her geçen gün artan enflasyon, işsizlik, hayat pahalılığı karşısında bu yardım bir ailenin günlük yemek ihtiyacını dahi karşılayamayacaktır. Ancak Sur Yapı, hak sahiplerine bu miktarı dahi ödeyememiş olup çoğu mülk sahibinin birikmiş ve ödenmeyen kira yardımı alacakları mevcuttur. Hak sahiplerinin bu alacakları ancak yargı yoluyla Sur Yapı’dan tahsil edilebilmekte olup Sur Yapı, sözleşmelere sadık kalarak kendisi bir ödeme yapmamaktadır.
Hak sahipleri hem psikolojik hem de ekonomik olarak son derece yıpranmış durumdadırlar. Anayasa tarafından korunan konut ve barınma hakları, mülkiyet hakları Sur Yapı tarafından yıllarca ihlal edilmiştir. Uzun süren belirsizlikler ve gecikmeler, ekonomik olarak ağır mağduriyetlere neden olmuş; hak sahipleri aile düzenleri bozularak borç altında yaşamaya mahkûm edilmişlerdir. Antalya şehrimizin birçok yerinde reklamları bilbordlarda devam etmektedir, yine ulusal kanallarda reklamlarını sürdürmekte ve neredeyse her ilde satış ofisleri bulunmaktadır. Satın alan bizlerin mağduriyeti henüz giderilmeden başka yeni mağdurlar eklenmektedir. Bugün burada birçok basın organı, reklam alamama korkusu ile bu basın açıklamasını dahi paylaşmayacaktır. Zulmün yanında susmayın! Bu nedenle binlerce vatandaşın mağdur edildiği bu büyük projede devletimizin ilgili kurumlarının sürece dâhil olarak gerekli denetimleri yapması ve yaptırımları uygulaması, hak sahiplerinin mağduriyetinin giderilmesinde son derece etkili olup sesimizin bu kurumlara ulaşmasını diliyoruz. Artık mülk sahipleri, Sur Yapı’nın yıllardır süre gelen oyalama sürecine son vermek için Sur Yapı’ya karşı HUKUKİ YOLLARA BAŞVURMAYA başlamışlardır. Başlatılan bazı yargılama süreçleri sona ermiş ve süreç sonunda Türk mahkemeleri; Sur Yapı’nın sözleşmeye aykırı davrandığını tespit ederek mülk sahiplerinin mağdur edildiğine hükmetmiştir.
Bugün tüm kamuoyunun önünde açıkça ifade ediyoruz ki bizler Sur Yapı Anonim Şirketi’nden;
Lütuf değil, hak talep ediyoruz.
Boş vaat değil, sözleşmelerin gereğini istiyoruz.
Açıklama ve şeffaflık istiyoruz.
Haklarımızın görmezden gelinmemesini, sesimizin duyulmasını istiyoruz."
İfadelerine yer verildi.